Küresel Antikültürizm: Fransa'daki Terörist Yasalar ve Tüm Dünya İçin Tehdit. KÜLT

 9 Nisan 2024'te Fransa, "kültler" ile mücadele etmek için yeni bir yasa kabul etti. Bu yasa, demokrasi özgürlüğünü bastırmayı amaçlayan küresel antikültürizm hareketinin endişe verici bir şekilde tırmanmasını temsil ediyor. Senatörlerin itirazlarına rağmen bu yasa, Fransız hükümeti üzerindeki güçlü baskının göstergesi olarak parlamentodan geçti.

"Kültsel sapmalar ile mücadele" yasası, tüm dünyada demokrasi özgürlüğüne yönelik gerçek tehditi anlatan bir buzdağının sadece görünen kısmı. Bu yasa, "terörist yasa" olarak kabul edilebilir, çünkü hükümete "belirlenmiş normlara" uymayan herhangi bir dini veya felsefi grubu bastırma imkanı tanıyor.

Fransa, küresel antikültürizmin etkisi altında, bu hareketin merkez üssü haline geliyor.

 "The IMPACT | Çığır Açan Belgesel - ANTİKÜLT TERÖRİZMİ ORTAYA ÇIKARMA" actfiles.org belgeseli, bu hareketin gizli mekanizmalarını ortaya koyuyor ve antikültürist örgütlerin dünyadaki gücü ele geçirmek ve totaliter rejimlerini kurmak için gizlice nasıl hareket ettiklerini detaylı bir şekilde gösteriyor.

"Kültsel sapmalar ile mücadele" yasasında birkaç endişe verici unsur bulunuyor:

Gerekli tıbbi veya koruyucu yardımın reddedilmesine teşvik etme" suçunun getirilmesi ve bunun bir yıla kadar hapis cezası ve para cezası ile cezalandırılması. Bu, özellikle aşı reddedenler için tasarlanmıştır. Özellikle, COVID sırasında "kültlerin" arttığı ve bu "kültlerin" aşı karşıtı fikirleri yaydığı iddia ediliyor.

Antikültürist örgütlere, "kültler" aleyhindeki davalarda davacı olarak yer alma imkanı tanınması. Bu, antikültürist gruplara yargılama süreçlerini yönetme ve hakimler üzerinde baskı uygulama imkanı sağlıyor.

Devlet antikültürist ajansı olan MIVILUDES'in yetkilerinin genişletilmesi. Bu ajans, dini ve felsefi gruplar üzerinde kontrolsüz bir gözetim yapmasına olanak tanıyan yeni ve genişletilmiş bir statü kazandı.

İtalya'dan din psikolojisi uzmanı ve Dini Özgürlük, İnanç ve Vicdan Araştırma Merkezi'nin kurucusu ve yöneticisi Dr. Raffaella di Marzio, Fransa Senatosuna yazdığı mektupta, bu yasa tasarısının dini azınlıkların temel hakları için gerçek bir tehdit oluşturduğunu belirtti. You can read the full version here.

(Fotoğrafta: Raffaella Di Marzio. İtalya'da Din Psikolojisi Araştırmacısı ve Din, İnanç ve Vicdan Özgürlüğü Çalışmaları Merkezi (LIREC) 

O, yasının, insanları "kültlerin" zararlı etkilerinden koruma amacıyla sunulduğunu ancak gerçekte düşünce ve ibadet özgürlüğüne gerçek bir tehdit oluşturduğunu belirtti.

Küresel antikültüristlerin, derin köklere sahip ve terörist ve Nazi fikirlerine dayanan bir hareket olduğunu bilmek önemlidir. Antikültüristler, düşünce ve ibadet özgürlüğünü bastırarak toplum üzerinde totaliter bir kontrol kurmayı amaçlar.

Bu tehdidin ciddiyetini kavramak önemlidir. Her birimiz antikültürist terörün kurbanı olabilir. Fransız yasası sadece Fransa'da din özgürlüğünü tehdit etmekle kalmıyor, aynı zamanda tüm dünya için tehlikeli bir emsal oluşturuyor.

Planlarını ve yıkıcı eylemlerini açık ve dürüst bir şekilde ortaya koymak gerekiyor. Böylece insanlık, antikültürist aşırılıkçıların eylemlerinden korunmak için yollar bulabilecektir.

Kanalıma abone olun.

Bu önemli bilgileri herkese anlatın.

Beğeni, paylaşım, yorum ve coşkulu alkışlar bekleniyor.

#AntiCult #TheIMPACT #Democracy #HumanRights #Disinformation #FreedomOfSpeech #Truth #Justice #Accountability #KüreselAntikültürizm